Dünyanın dört bir yanından turist akınına uğrayan Barselona’da görülmeye değer yerler elbette oldukça fazladır. Dolayısıyla çok zamanınız yoksa önceliklerinizi belirlemeniz ve ulaşım yolu tercihinizi ve
güzergahınızı önceden planlamanız size kısa sürede çok yer görme imkanı
sağlayacaktır.
Barselona’da geniş metro ağı sayesinde, metro ya da otobüsle
görülmesi gereken her yere toplu taşıma ile ulaşmanız mümkündür. Sınırsız
kullanımlık günlük kartlar, şehir içi ulaşımda ekonomik bir alternatiftir. Mesela
biz, 1 gece 2 günlük Barselona ziyaretimizde “2 günlük” (sınırsız) travel card
almayı tercih ettik. Kişi başı 14 € ödedik ve böylece metro, otobüs, tramvay gibi her
türlü ulaşım aracında geçerli olan bu bilet sayesinde şehiriçi ulaşım için ayrıca bir
harcamada bulunmamış olduk.
“Travel Card” ile ilgili ayrıntılı bilgi için → http://www.tmb.cat/en/barcelona-travel-card
Madrid Atocha’dan Renfe Ave (yüksek hızlı tren) ile iki
buçuk saat süren yolculuktan sonra Barselona Sants Tren İstasyonundaydık
(Estació de Barcelona-Sants). Buradan metro ile L5 Vall d’Hebron yönünde 6
durak sonra Sant Pau/Dos de Maig durağında indiğimizde otelimize sadece 5
dakika yürüme mesafesindeydik. Metro istasyonuna çok yakın olmasının yanı sıra, 1
gece konakladığımız “Hotel Medicis”→ http://www.medicishotel.com/en/ konum itibariyle gerçekten çok iyi bir yerde bulunuyordu. “Basilica de La Sagrada Familia ”
ya ve “Hospital de la Santa Creu i de Sant Pau” ya 5 dakika yürüme mesafesinde olması, ayrıca Park Güell’e giden
otobüsün (92 numaralı otobüs) otelin önündeki duraktan geçiyor olması bize
gezimiz süresince büyük avantaj sağladı.
Eşyalarımızı otele bıraktıktan sonra ilk durağımız tarihi
hastane “Hospital de la Santa Creu
i de Sant Pau” oldu. Gaudi Bulvarı’nın bir ucunda yer alan bu yapıdan, bulvarın
diğer ucuna, Barselona’nın simge yapılarından en ünlüsü olan “Basilica de La Sagrada Familia ”
ya yürüyüşümüz ise 10 dakika sürmedi.
Tarihi Hastane “Hospital de |
Barselona, Gaudi’nin eserleri ile anlam kazanmış çok güzel
bir şehir. Gaudi her ne kadar bu yapıyı tamamlayamadan bu dünyadan göçmüş olsa
da arkasında bıraktığı yarım kalmış bu Bazilika gösterişli mimarisiyle insanı
büyülüyor. Bazilika’nın içine girmek isterseniz uzun kuyrukları ve en az 1-2
saat sırada beklemeyi göze almanız gerekecektir. Tabii biletinizi online
almanız da mümkün. → http://www.sagradafamilia.org/en/ Biletinizi internetten aldığınız takdirde zamandan epey tasarruf edeceğinize
emin olabilirsiniz.
Basilica de |
Sagrada Familia’nın içinden bir görüntü |
Sagrada Familia’nın kapısı |
Ülkemizde ve hatta dünyada, Barselona deyince çoğu kişinin
aklına herhalde ilk olarak futbol kulübü gelecektir. Eğer ilginiz varsa
gelmişken Sagrada Familia’nın karşısındaki mağazayı (official store) gezmeden
geçmeyin derim.
“Basilica de La Sagrada Familia ” dan sonraki durağımız “Park
Güell” e ilk gün otelin önünden direkt otobüs olduğunu bilmediğimiz için biraz
zahmetli olan metro+otobüs yolunu kullanarak ulaştık.
Sagrada Familia önündeki metro istasyonundan L5 Cornella
yönünde 1 durak gidip Verdaguer’de inip L4 hattına geçtik. L4 Trintat Nova
yönünde 1 durak sonra Joanic’te indik. Metrodan çıkınca Carrer de Escorial caddesindeki “1984” numaralı duraktan “116” numaralı otobüsle Park
Güell’e ulaşmamız yarım saat sürmese de, aktarmalı yolculukların yorucu
olduğunu bir kez daha deneyimlemiş olduk.
Park Güell’e ulaştık ama ne yazık ki burası da turist
istilasına uğradığı için ancak 18:00 den sonra gezebilmemizin mümkün olduğu
söylendi. Daha üç saat vardı ve burada beklemek pek akıllıca olmayacaktı. Biz
de vakit kaybetmemek adına ertesi gün 10:30 da giriş yapmak üzere biletlerimizi
aldık (kişi başı 8 €) ve oradan ayrıldık. Bu zaman kaybı ve yorgunluğu yaşamamak adına, yeri gelmişken, Park
Güell için de biletlerin online alınabileceğini belirtmek isterim. → http://www.parkguell.cat/en/
Park Güell’in önünde indiğimiz duraktan tekrar 116 nolu
otobüse binip L3 Lesseps metro istasyonunda indik. Buradan (Zona Universitaria
yönünde) 4 durak sonra “Plaça de Catalunya” daydık.
Plaça de Catalunya |
“Plaça de Catalunya” büyük bir meydan. Metrodan çıkınca ilk
olarak biraz soluklanmak için Zurich Cafe’de oturalım dedik. Çaylarımızı
içtikten sonra önce meydanda bir tur attık, daha sonra meşhur “La Rambla ” caddesindeki
akıntıya kendimizi bıraktık. Ortada geniş bir yaya yolu, ağaçlar, cafeler,
insanlar ve yaya yolunun iki yanında tek şerit akan trafik… etkileyici!
Barselona güzel şehir.. Rüya gibi bir şehir.. Dolayısıyla bu
güzellikleri görmek isteyenlerin dünyanın dört bir yanından buraya akın etmesi
de doğal ama şehirde gezerken turist kalabalığının insanı ayrıca yorduğu da bir
gerçek. “Misafir misafiri, ev sahibi hiçbirisini istemez.” özlü sözü geliyor
aklıma :) Biz hadi 1-2 gün kalıp gideceğiz ama Barselonalıların işi zor. Onlar
da epey bunalmış olmalılar ki duvarlar “Tourists Go Home” stickerlarından
geçilmiyor.
Mercat Boqueria |
Buradan çıkınca acıktığımızı iyice hissetmeye başlamıştık. Neyse
ki yemekleri çok lezzetli bir esnaf lokantasına çok yakındık. Evet evet Romesco
:) La Rambla üzerindeki Liceu metro girişinden sonra Carrer de Sant Pau caddesi yönünde sağa dönüp
ilerlediğinizde ilk aradan sağa dönünce solda Romesco karşınızda! Doyurucu ve
lezzetli yemekler konusunda üzerlerine yok! Hem de Barselona’nın en turistik bölgesinde
cep yakmayan uygun fiyatlarla hizmet veriyorlar.
Romesco |
Esnaf lokantasının hesabı da böyle olur :) |
Yemekten sonra tekrar La
Rambla ’ya çıktık. Bu sefer yolun karşı tarafında bir ara sokağa
daldık. Bu sayede Barselona Katedrali, Gotik Bölge, Plaça Reial ve belediye binası gibi önemli
noktaları da görmüş olduk.
Plaça Reial |
Belediye binası |
Bu arada La Rambla'nın Romesco tarafında ise Çağdaş Sanatlar Müzesi ve Katalan Ulusal Kütüphanesi olduğunu belirtelim.
Çağdaş Sanatlar Müzesi |
Katalan Ulusal Kütüphanesi |
Katalan Ulusal Kütüphanesi |
Tekrar La
Rambla ’ya çıkıp ilerlediğimizde artık yolun sonuna gelmiştik.
Colomb Anıtı’nın yer aldığı meydana çıktık. 1 gün içinde bir çok güzel yer
görmüş olmanın verdiği mutluğun yanında hissedilen yorgunluğun artması artık
otele dönme vaktimizin geldiğini gösteriyordu. “Mirador de Colom” a en yakın
metro durağı L3 Drassanes’ten otelimize doğru yola çıktık.
Mirador de Colom |
Ertesi sabah 10:30 da Park Güell’de olmamız gerektiği için
çok geç olmadan uyumak gerekiyordu. Ama güzel haberi resepsiyonda görevli
arkadaş söyledi. Otelin önündeki otobüs durağından 92 numaralı otobüsle 15-20
dakikada Park Güell’e gitmek mümkünmüş. Bu güzel haber bize sabah biraz daha
geç uyanma fırsatı sunuyordu. Değeri paha biçilemezdi :)
Neyse ki iyi bir uykunun ardından ertesi sabah güne zinde
başlamak mümkün olmuştu. Biletimizdeki giriş saati itibariyle tam vaktinde,
yani 10:30 da Park Güell’deydik. Bu arada giriş saatlerinde yarım saat kadar
bir esneklik sağlıyorlar ancak bunun dışında bir tolerans göstermeleri zormuş,
dikkat!
Park Güell |
Park Güell’de yaklaşık 3 saat geçirdikten sonra, ki nasıl
geçtiği konusunda en ufak bir fikrim yok, bu sefer çok uzak olmayan L3 Lesseps metro
durağına otobüsle değil de yürüyerek gitmeye karar verdik ve elbette yol
üstündeki hediyelikçilerin gazabına uğradık :) İyi ki de öyle yapmışız…
L3 Lesseps durağından metroyla L3 L5 Diagonal durağına
geçtik. Burada yine Gaudi’ye ait iki önemli yapıyı gördük. Metrodan çıkınca önce
sol tarafta Casa Milá “La
Pedrera ”, biraz ilerlediğinizde caddenin sağ tarafında ise Casa
Batlló ile büyülendik. “Passeig de Grácia” geniş bir cadde, bu iki önemli
yapının yanı sıra cadde üzerindeki diğer binalar da oldukça göz alıcıydı. Hatta
sokak aydınlatmaları ve hemen altında bunlara bitişik banklara diyecek söz
bulamıyorum. Sanki bir evin misafir odasındaymışız gibi.. Ne kadar ince
düşünülmüş.. Ne kadar zevkli..
Casa Milá “ |
Casa Batlló |
Ne yazık ki bu güzellikler karın doyurmuyor :) İşte tam bu esnada Casa Batlló karşısında Mc
Donalds gözümüze çarptı. Zamanlama harika! Böylece Casa Batlló’ya nazır yemek
yemenin ayrıcalığını da yaşamış olduk.
Zamanımız daraldığı için tekrar L3 L5 Diagonal metro
durağına döndük. Aslında buradan yürüyerek devam edip Plaça Catalunya’ya
çıkabilirdik. Ama Plaça Espanya’ya gitmek için metro kulanmak gerekiyordu. Metro
L1 L3 L8 hatlarının geçtiği Espanya durağında yer alan Plaça Espanya (İspanya
Meydanı) Barselona’daki önemli turistik noktalardan biri. Mesela Barselona’nın
simge yapılarından biri olan “Katalan Ulusal Sanat Müzesi” (MNAC-Museu Nacional
d’Art de Catalunya) burada yer alıyor. Müze her turist gibi ihtişamlı binasıyla
bizi de büyüledi.
Katalan Ulusal Sanat Müzesi |
Buradan şehre, şehrin uzak uçlarındaki yapılara bakmak ise
ayrı keyifliydi. Fotoğraf makinemin zoom özelliğinin böyle zamanlardaki dürbün
işlevini seviyorum :) Mesela Torre Agbar’ı buradan bu sayede görebildik. Ama
zamanımız olsaydı metro L1 Glóries durağında inmemiz gerektiğini de biliyorduk.
Bunun dışında zamanınız olursa müzenin arka tarafında yer alan bahçeleri (mesela,
Jardins del Laribal) görmenizi tavsiye ederim. İnsan huzur buluyor.
Torre Agbar |
Akşam saat 19:00 da trenimiz vardı ama Barselona’dan
ayrılmadan önce, Romesco’da güzel bir yemeğin ardından son bir kez La Rambla ’da bir tur atmak,
kimsenin reddedemeyeceği bir teklifti. Yani Barselona’da son ana kadar
zamanımızı dolu dolu kullandık ve sonunda Barselona-Sants tren istasyonundan bu
büyüleyici şehirden ayrıldık…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder